Kalça Sıkışma Sendromu

Uyluk kemiğinin başı ile kalça yuvasının arasındaki uyumsuzluk sonucu doğan hastalığa femoroasetabuler sıkışma, yani kalça sıkışma sendromu denir. Uzun süre tedavi edilmediğinde doku ve kıkırdak hasarına, dolayısıyla kalça kireçlenmesine yol açan bu hastalığın belirtileri bel fıtığı ve kasık problemleriyle karıştırılabilir. Kasık ağrısı şikayetine neden olduğu için farklı branşlara yönelen hastalar, sonunda ortopedi uzmanına başvurur ve ayrıntılı hikaye ve dikkatli muayene ile tanı rahatlıkla konulur. İlk aşamalardaki kalça sıkışma sendromu ilaç, fizik tedavi ve enjeksiyon uygulamalarıyla iyileştirilebilirken ileri aşamalarda kapalı ameliyat yöntemi olan artroskopiye başvurulabilir.

Kalça Sıkışma Sendromunun Belirtileri

Kalça sıkışma sendromunun en önemli belirtisi kasık ve kalça arkasındaki ağrıdır. Ağrılar özellikle çömelme, bacak bacak üstüne atma, bağdaş kurma, araç kullanma gibi aktiviteler sonrasında artar ve bazen uyluk kemiğinin ön yüzüne kadar vurabilir. Keskin ve tekrarlayıcı özelliktedir. Ağrıya hareket kısıtlılığı ve yorulma da eşlik edebilir. Genellikle yürüyüş gibi hareketler sırasında hareket kısıtlılığı, ağrı ve yorulma görülebilir.

Kalça sıkışma sendromunun en tipik belirtisi kasık ağrısı olduğu için hastaların büyük çoğunluğu öncelikle genel cerrahi, üroloji ve jinekoloji gibi farklı branşlara başvurur. Bu branşlarda yapılan incelemeler sonrasında bir hastalık saptanmaz ve ortopedi kliniğine yönlendirilir. Hastanın şikayetlerini dikkatli dinleyen ve iyi bir fizik muayene yapan bir ortopedi hekimi tanıyı kolaylıkla koyabilse de kesin tanı için ve tedaviye başlamak adına röntgen ve MR gibi tetkiklere başvurulabilir.

Kalça Sıkışması Nedenleri

Kalça sıkışmasının oluşmasında yapısal bozuklukların önemli rolü vardır. Öte yandan bazı sporcularda görülme sıklığı fazladır. Özellikle tekrarlayan fleksiyon ve internal rotasyon hareketlerine maruz kalınan spor dallarında oran artar.

Kalça Sıkışması Tedavisi

Kalça sıkışması eğer erken evrelerde tedavi edilirse ameliyatsız yöntemlerle ağrıya yönelik tedaviler uygulanabilir. Bu yöntemler arasında ilaç tedavisi, fizik tedavi ve eklem için enjeksiyonları yer alır. Başlangıç tedavileri genellikle ağrıyı kesmeye yöneliktir. Ameliyatsız yöntemlerden yanıt alınamıyorsa ya da ilerli derecede bir sıkışma mevcutsa kalça artroskopisine başvurulabilir.

Kalça artroskopisinde, kalça ekleminin etrafından birkaç tane küçük delik (yaklaşık 0,5 cm’lik) açılır. Kapalı cerrahi yöntemidir. Genel ya da rejyonel (bölgesel) anestezi ile yapılabilir. Kalça artroskopisi ile sıkışmaya yol açan kemik çıkıntılar tıraşlanabilir ve kıkırdak hasarları tamir edilebilir. Cerrahi kesi çok küçük olduğu için ameliyattan sonraki süreç daha çok konforludur. İyileşme dönemi daha ağrısız ve hızlıdır. Ameliyattan sonra iyi bir fizik tedavi süreci gerekir. İyileşmenin hızı rehabilitasyonla doğrudan ilişkilidir. Kalça artroskopisi hakkında daha çok bilgi için kalça artroskopisi yazımızı okuyabilirsiniz.